Su Yalıtımı Neden Gereklidir?

Ali Eryiğit, 1954 yılında Ağrı’da doğdu. İlk,orta ve lise eğitimini Ankara’da tamamladıktan sonra Orta Doğu Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden 1978 yılında mezun oldu. Mezuniyetten sonra Kamu’da ve Özel Sektör’de muhtelif projeler’de Kontrol Mühendisi, Saha Şefi, Proje Koordinatörü olarak görev aldıktan sonra, 1990 yılından itibaren Yalıtım Sektörü içinde yeralmıştır. Su ve Isı yalıtım malzemeleri üreten Firmada önce Bölge Müdürü, daha sonrada Satış ve Pazarlama Müdürü olarak görev yaptığı süreçte Su ve Isı Yalıtım malzemeleri satış ve uygulamalarının yanı sıra Teknik Eğitimler, Usta Yetiştirme Kursları vermiştir. Ayrıca sektör dernekleri olan İzoder, Bitüder, XPS Derneğinde muhtelif teknik komisyonlarda görev almıştır. 2009 yılında Standart İzolasyon A.Ş. ailesine katılmıştır.

Su Yalıtımı neden önemlidir?

Başta yaşadığımız konutlar olmak üzere günlük yaşantımızda kullandığımız okul, hastane, spor salonu, adliye binası, cami, köprü vb. tüm yapıların uzun ömürlü ve insan sağlığına uygun konfor şartlarını sağlaması için yalıtılması gerekmektedir.

Ev alırken veya kullandığımız yapıda bulunurken çok dikkat etmediğimiz, ancak çeşitli nedenlerle zaman içinde ortaya çıkan problemlerden şikayet ettiğimizde aklımıza gelen “yalıtım” kavramının artık her zaman hatırlanması ve bu konuya gereken önemin verilmesi gerektiğini bir kere daha düşünmeliyiz.

Su, Isı, Ses ve Yangın yalıtımı olarak dört ana başlık altında topladığımız yalıtım konularında öncelikle su yalıtımının önemi hakkında sizleri bilgilendirmek istiyoruz.

Ülkemizde binalar genellikle Taşıyıcı Betonarme sistemi kullanılarak inşa edilmektedir.Yapılarımızın ana taşıyıcısını oluşturan B.A.içinde yer alan donatının zaman içinde taşıma özelliğini kaybetmemesi amacı ile yapının Su Yalıtımıyla korunması hayati önem taşımaktadır.

Zira, korozyon etkisi ile donatının yıllar içinde yok olduğu Avrupa’da yapılan Laboratuar testlerinde teyit edilmiştir. Laboratuar şartları içinde tutulan demir donatı, ortamda bulunan nem (rutubet ) etkisi ile yaklaşık 20 yıllık bir süreçte paslanarak toz haline gelmektedir.

1999 yılında yaşanılan Marmara Depremi sonrasında yapılan çalışmalarda taşıyıcı donatının korozyon etkisi ile taşıma özelliğini kaybettiği, hatta bazı bölgelerde donatının beton kesit içinde iz halinde kaldığı gözlemlenmiştir.

Basınçlı suyun en etkili hidrolik güç olduğunu hatırladığımızda,özellikle yer altı suyundan veya yağışlı bölgelerde oluşabilen sel tehlikesinden yapılarımızı koruyabilmek için uygun Betonarme çözümleri oluşturmanın yanı sıra,yapının taşıyıcı sistemini mutlaka su yalıtımı önlemleri ile korumamız gerekmektedir.

Ayrıca, yağmur / yağış sonrası yer altı su seviyesinin yükseldiği,yüzey sularının sızıntı halinde toprağa nüfuz ettiğini de dikkate alarak yapılarımızın toprak altında kalan temel ve perdelerini de uygun su yalıtımı tedbirleri ile korozyon etkisine karşı korumalıyız.

Binalarımızda bulunan mutfak,banyo,tuvalet gibi ıslak hacımların,kiremit veya teras çatıların da su yalıtımına ihtiyaç duyduğunu unutmamalıyız.

Ali Eryiğit
Standart İzolasyon A.Ş.